İSYANLA BAŞLAYAN EFSANE
Izmir'in futbolla tanismasi yüzyilin baslarina rastliyor. Türkiye'de futbolun oynandigi ilk sehirdir Izmir. Kentte sosyal yasam, sanayi ve ticaret gibi, fubol da yabancilarin egemenligindedir. Dönemin maçlari Apollon, Pelops, Evangelidis, Midilli gibi Yunan-Ingilis-Ermeni karisimi takimlarla yapilmaktadir. Izmir'in ilk spor kulübü olarak Karsiyaka 1912'de kurulur. 1914'te onu Altay izler... Altay futbolda, kisa sürede kentin en basarili takimi haline gelir. Fakat basari çekismeleri de beraberinde getirir. 1923'teki Ankara seyahati sonrasi Dönertas grubunun ayrilmasiyla Altinordu kurulur. Ama huzursuzluk sona ermez. 1925'te bu kez Aydin'a giden kafilede, tren yolculugu sirasinda tartisma çikar. Aslinda o seyahatten önce de, Altay'da Alsancaklilarla, Kokaryalilar'in (Güzelyali) arasi açiktir. Trende tartisilan olayin ne oldugu hala bilinmez ama iki grubun taraftarlarinin birbiri oyunculari aleyhine yapilan tezahürattan bu kavganin çiktigi söylenir. Sonuçta Nebil ve Vefat kardeslerle, Ferit Simsaroglu, Necati, Ferit, Nüzhet ve Muzaffer beyler, yeni bir kulüp kurma fikrini benimserler.
Kuruluş 14 Haziran'da
Gayriresmi olarak bugünkü Göztepe'mizin temeli böylece atilmis olur. 14.06.1925'te yapilan ilk kongrede Göztepe'mizin fahri baskanligina o günün valisi Kazim Dirik seçilir. Idare heyetinde ise su isimler bulunmaktadir: Simsar Fehmi (Simsaroglu) Baskan, Turan Dirik 2. Baskan, Mühendis Aziz, Mustafa, Murteza, Serif ve Alaettin Beyler, Ahmet Özgirgin (Genel Kaptan), Adil Burgöz (Denizcilik Subesi). Mithatpasa Caddesi 1091 numarada, bir yöneticiye ait yillarca "kampevi" olarak kullanilan binaya yerlesen kulübümüz, 10 Mart 1966'da 1170 numaradaki Denizcilik Lokali'ne (bugünkü kulüp binasi) tasinacaktir. Kurulus kongresinde kulübümüzün adinin, semtin adi olan GÖZTEPE, renklerinin SARI KIRMIZI, formasinin çubuklu olmasi karara baglanir. Fuat Göztepe efsanesi Baslangiçta hayli dar olan kadro, daha sonra diger küskünlerin de katilmasiyla güçlenir. Altay'dan Göztepe'mize katilan son oyuncu, yine Alsancaklilarla anlasamayan Fuat Göztepe'dir. Okulda baslayan futbol hayatina Altay'in üçüncü takiminda devam eden Fuat Göztepe, bir maçta Dominico isimli Rum futbolcunun kendi yerine oynatilmasini hazmedemez ve 1931'de Göztepe'mize geçer. Göztepe'miz bu tarihte federe olmustur. Fuat Göztepe o dönemde, senede sadece bir veya iki kez yapilan milli maçlarda, toplam 5 kez A Milli Takim formasini giyer. Yunanistan'in Enonis takiminin 4-3 maglup edildigi maçta 4 golü de atarak destan yazar. Izmir mahalli kümesindeki ilk maçlarini, 1926 yilinda Altay, Bayrakli ve Hilalspor'un katildigi Beyaz Grup'ta oynayan Göztepe'miz, 1937 yilinda bir emrivaki ile karsi karsiya kalir. Dönemin Valisi Fazil Güleç, yakin semtlerdeki kulüpleri birlestirme karari almistir. Göztepe'yi, emir verip, "Doganspor" adi altinda Izmirspor ile birlestirir. Ayni dönemde Altinordu, Altay ve Buca "Üçok", Karsiyaka ve Bornova da "Yamanlar" adiyla birlestirilir. Birlesme önerisi kulüpler tarafindan pek hos karsilanmamistir, ancak Vali Güleç "Birlesmeyeni kapatirim" tehdidini savurunca baska çare kalmamistir.
İzmirspor'la Birleştik
Ne var ki birlesen Izmir kulüpleri, Güleç'in Balikesir'e tayini çikinca ayrilip yeniden eski isimlerini alirlar. Ilk yillar, yeni kulüp olmanin yokluk ve sancilari arasinda pek parlak geçmez. Öyleki Göztepe'miz Mahalli Lig'deki ilk sampiyonlugunu Izmirsporla birlestikten sonra Doganspor adiyla lige katildigi 1937 yilinda kazanir. Yani kurulduktan tam 12 yil sonra... 1941-1944 yillari arasinda kendi adiyla üç sampiyonluk daha kazanan Göztepe'miz, artik ulusal düzeyde de oldukça basarili maçlar çikarmaktadir. 1948'de Yunan sampiyonu Apollon'u yenip Göztepe'mize kupa kazandiran ekipte Mustafa Orçunos ile birlikte Seracettin, Mehmet Öktem, Nezihi, Arap Alaattin, Semihi ve Muhsin Avlar gibi önemli futbolcular da vardir.
İlk Şampiyonluk
Yil 1950... Istanbul sampiyonu Besiktas, Ankara sampiyonu Gençlerbirligi, Izmir sampiyonu Göztepe ile grup sampiyonu Izmit Kagitspor Türkiye Sampiyonlugu için karsilasmaktadir. Göztepe'miz Gençlerbirligi'ni 4-1, Kagitspor'u 3-0, Besiktas'i da 1-0 yenerek Türkiye sampiyonlugu kupasini Izmir'e kazandiran ilk takim olur. Sedat Çaglayan'in oynadigi 50'li yillarda Seracettin Kirklar'i, Sagbek Sümer'i, Kaleci Erdogan Akin'i ve diger kahramanlariyla Göztepe'miz, 1952-53'te yeniden Izmir sampiyonu olur. Bu arada profesyonellik resmen baslamistir. Mücadele önce mahalli profesyonel ligde sonra milli lig düzeyinde yapilmaktadir. Izmir ekipleri Istanbul maçlarina Bandirma'ya kadar tren, sonra vapurla, Ankara maçlarina da trenle, birlikte gitmektedirler. Çünkü cumartesi ve Pazar günleri iki maç oynanmaktadir. Bu dönemin Göztepe'si Istanbul'da, zaman Fenerbahçe, Galatasaray ve Besiktas'a karsi galibiyetler alabilmekte ve parlak gelecegin isaretlerini vermektedir.